Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Amerika’da araba kullanmak İstanbul, Ankara gibi Türkiye’nin büyük şehirlerinde araba kullanmaktan çok daha kolay ve güvenli. Her ne kadar insanlar çok çeşitli etnik, kültürel geçmişlerden gelseler de trafikte oluşan müthiş nizam ve intizam hep beni hayrete düşürmüştür. Trafik kurallarına uymayan, trafikte başka araçları rahatsız eden sürücü 3 seneden fazla süredir hemen hemen hiç görmedim desem sanırım mübalağa olmaz. Üç seneden fazla Amerika’da araba kullanıyorum, bu zamana kadar arkamdan selektör yapan, önüme kıran, araba içerisinden el kol sallayan bir sürücüyle henüz karşılaşmadım. Korna sesini toplamda beş kere bile duymamışımdır. Yayanın ayağını yola attığı anda tüm trafiğin zınk diye duruyor olduğunu söylemem size abartı gelmesin. Tüm bu nizama alıştıktan sonra, Türkiye’ye yaz tatillerinde geldiğimde üç dört gün trafikte kendime gelemiyor, şok üstüne şok yaşıyorum İstanbul trafiğinde. Kıyasi siz yapın.
Burada trafik kurallarının büyük bir intizam içerisinde uygulanmasında polislerin çok büyük etkisi olduğu yadsınamaz bir gerçek. Genellikle sürücülerin fark etmesinin zor olacağı kuytu yerlerde pusuya yatan polisleri görmek pek sıradan değil. Kurallara uymayan bir sürücüyü gördükleri anda arabaları ile arkasına yapışıyorlar. Gercekten çok ürkütücü, dolayısı ile çok caydırıcı bir durum. Arkanızdan ışıklarını yaktıkları anda yapmanız gereken ilk is sol veya sağ müsait bir tarafa, emniyet şeridine arabanızı çekmeniz. Polis arkanızdan gelir, siz o gelirken ehliyetinizi ve ruhsatınızı hazırlarsınız. Arabadan kesinlikle inmemelisiniz. Polis geldiğinde mümkünse elleriniz direksiyon üzerinde bulunmalı. Gayet kibar bir şekilde ehliyet ve ruhsatınızı ister. Kontrollerini yapar ve hatanızı, kural ihlalinizi size kibar bir şekilde bildirir. Cezanızı yazar ve elinize verir. Cezalar çok yüksek. Örneğin hız sinirini asmanız $280’iniza, kırmızı isik ihlali yaklaşık $500’iniza mal olacaktır. Bu nedenle hiç yaşamamanızı tavsiye edecegim bir Amerika tecrübesi olarak hafızanıza yazın, tecrübe olarak bu yazıda okuduklarınızla yetinin.
Türkiye’den farklı olarak STOP sign dediğimiz 3’lu 4’lu geçiş noktalarda, STOP yazılarını göreceksiniz. Buralarda her hâlükârda durmak zorunluluğu var. Eğer ayni anda iki-üç araç kavşakta bulunuyorsa, ilk gelenin geçiş önceliği var. O anda hiçbir araç olmasa da tam bir stop yapıp sonra yolunuza devam etmek zorundasınız. Durur gibi yapıp yolunuza devam etmeniz muhtemel bir ceza sebebi. Yaklaşık $180 ceza yeme ihtimali var, daha önce dediğim gibi polisler pusuya yatıp kural ihlali yapmaya meyilli zeka küplerini avlamayı cok seviyorlar. Son olarak trafik ışık dizaynı da biraz farklı. Birbirine mesafeli iki farklı kırmızı isik bulunmakta ve siz ilkinin gerisinde durmalısınız. Diğerine kadar gidip de durursanız yolun ortasında kalirsiniz.